Teknoloji

LiteSpeed Cache Eklentisi ile WordPress Hızlandırma: Paylaşımlı Hosting İçin Detaylı Ayar Rehberi

WordPress siteniz paylaşımlı hosting üzerinde çalışıyorsa, performans konusu bir noktadan sonra sadece tema ve eklentilerle ilgili olmaktan çıkar, doğrudan altyapı ve doğru cache ayarlarının meselesi haline gelir. Özellikle aynı sunucuyu onlarca, hatta yüzlerce site ile paylaştığınız ortamda, her milisaniyeyi akıllı kullanmak zorundasınız. İşte tam bu noktada LiteSpeed Web Server ile birlikte gelen LiteSpeed Cache eklentisi, paylaşımlı hosting kullanıcıları için neredeyse zorunlu bir araç haline geliyor.

Bu rehberde, DCHost paylaşımlı hosting altyapısında çalışan WordPress siteler için LiteSpeed Cache eklentisini adım adım ayarlayacağız. Amacımız, sadece eklentiyi “aktif etmek” değil, paylaşımlı hosting kısıtlarını gözeterek en sağlıklı, en stabil ve en hızlı yapılandırmayı kurmak. Tam sayfa önbellek, CSS/JS optimizasyonu, resim sıkıştırma, QUIC.cloud entegrasyonu ve WooCommerce gibi dinamik sitelerde dikkat edilmesi gereken kritik noktaları gerçek senaryolar üzerinden anlatacağız.

Eğer siteniz Google PageSpeed Insights skorlarıyla boğuşuyor, mobil tarafta LCP ve TBT değerleri istediğiniz gibi değilse ya da cPanel’de zaman zaman kaynak limitleri uyarıları görüyorsanız, bu rehberde anlattığımız LiteSpeed Cache ayarlarıyla ciddi bir rahatlama sağlayabilirsiniz.

LiteSpeed Cache ve Paylaşımlı Hosting İlişkisini Doğru Anlamak

LiteSpeed Cache eklentisi, klasik bir “sadece HTML cache” eklentisi değildir. LiteSpeed Web Server ile doğrudan konuşabilen, çekirdek seviyede tümleşik çalışan bir yapıya sahiptir. Bu da onu paylaşımlı hosting ortamı için çok kritik hale getirir, çünkü:

  • PHP çalışmadan, doğrudan web sunucu seviyesinde cache’den sayfa servis edebilir.
  • Her istek için PHP ve MySQL yükünü azaltarak CPU, RAM ve I/O kullanımını ciddi oranda düşürür.
  • HTTP/2 ve HTTP/3 (QUIC) gibi modern protokollerle birlikte çalışarak, özellikle mobil kullanıcılarda gecikmeyi azaltır.

LiteSpeed Web Server’ın avantajlarını ve Apache ile farklarını daha teknik seviyede merak ediyorsanız, LiteSpeed vs Apache karşılaştırması yazımıza da göz atabilirsiniz. Bu altyapısal farkları anlamak, eklentide neden bazı ayarları açıp bazılarını kapattığımızı kavramanız açısından önemli.

Paylaşımlı hosting ortamında en büyük kısıt, CPU, IO, EP (eşzamanlı proses) ve RAM limitleridir. Bu limitler aşıldığında sitenizde yavaşlamalar veya geçici 503 hataları görebilirsiniz. DCHost olarak kullandığımız CloudLinux benzeri teknolojiler, bir sitenin tüm sunucuyu kilitlemesini engeller; ancak bu da sizin açınızdan optimize edilmemiş bir siteyi çok daha hızlı “sınıra” taşır. Tam da bu yüzden, LiteSpeed Cache’i doğru kurmak sadece hız değil, kaynak limitlerine takılmamak için de kritik.

Ön Hazırlık: DCHost Paylaşımlı Hosting Üzerinde Doğru Zemini Kurmak

Ayar ekranlarına geçmeden önce, paylaşımlı hosting tarafında birkaç temel kontrol yapmanız çok işe yarar. Bu kontrolleri cPanel üzerinden hızlıca gerçekleştirebilirsiniz:

  • PHP sürümü: Mümkünse desteklenen en güncel PHP 8.x sürümünü kullanın. Hem performans hem de güvenlik açısından büyük fark yaratır.
  • PHP uzantıları: LiteSpeed Cache eklentisi için genelde ekstra bir uzantı gerekmez; ancak Imagick veya GD gibi kütüphanelerin aktif olması görsel optimizasyonu kolaylaştırır.
  • Kaynak limitleri: cPanel’de CPU, RAM, I/O ve EP limitlerinizi görün. Siteniz sık sık sınıra dayanıyorsa, cache’i bir “zorunluluk” gibi ele almalısınız.

cPanel’de kaynak limitleri hakkında daha detaylı bilgi almak isterseniz, cPanel’de kaynak limitleri ve Resource Limit Reached hatası yazımızdaki grafikler ve örnek senaryolar size iyi bir referans sunacaktır.

Ayrıca, sitenizde halihazırda başka cache eklentileri (WP Super Cache, W3TC vb.) varsa, LiteSpeed Cache’e geçmeden önce mutlaka devre dışı bırakın. Paylaşımlı hosting üzerinde birden fazla cache katmanı çoğu zaman çakışma ve bozulmuş sayfa sorunlarına yol açar.

LiteSpeed Cache Eklentisinin Kurulumu ve Temel Ayarlar

Kurulum kısmı basit, asıl iş ayarlarda. Yine de hızlıca adımları özetleyelim:

  1. WordPress yönetim paneline giriş yapın.
  2. Eklentiler > Yeni Ekle menüsüne gidin.
  3. “LiteSpeed Cache” araması yapın ve resmi eklentiyi yükleyip etkinleştirin.
  4. Sol menüde “LiteSpeed Cache” sekmesi görünecektir.

Genel Ayarlar (General)

LiteSpeed Cache > Genel Ayarlar ekranında dikkat etmeniz gereken kritik noktalar:

  • Cache’i Etkinleştir: Açık (ON) olmalı.
  • Guest Mode / Guest Optimization: Paylaşımlı hostingte ek yük yaratabildiği için, başlangıçta kapalı bırakmanızı öneriyoruz. İleri düzey optimizasyonda, trafik profilinize göre test ederek açabilirsiniz.
  • Server IP / Domain Key: QUIC.cloud entegrasyonu için alan adı anahtarını oluşturun. Ancak hemen tüm optimizasyonu QUIC.cloud’a taşımayın; paylaşımlı hostingte önce sunucu üzerindeki cache’i doğru kurmak daha sağlıklı.

Cache Sekmesi: Ana Motoru Güvenli Şekilde Açmak

LiteSpeed Cache > Cache sekmesinde, performansı en çok etkileyen ayarlarla karşılaşırsınız. Paylaşımlı hosting için önerdiğimiz başlangıç profili şöyle:

  • Enable Cache (Genel): ON
  • Cache Logged-in Users: Çoğu kurumsal/blog site için OFF; sadece üyelik sisteminiz çok sayfalıysa ve kullanıcı başına kişisel veriler göstermiyorsanız test ederek ON yapabilirsiniz.
  • Cache Commenters: OFF bırakmak, olası oturum karışıklıklarını önler.
  • Cache REST API: Çoğu site için ON sorun çıkarmadan çalışır, ancak yoğun API kullanan özel uygulamalarda dikkatli olun.
  • Cache Mobile: Genellikle ON; ancak AMP veya özel mobil tema kullanıyorsanız, ayrı mobil görünümler için ek yapılandırma gerekir.

WooCommerce veya benzeri eklentiler kullanıyorsanız, eklenti zaten sepet, ödeme gibi kritik sayfaları otomatik olarak cache dışı bırakır. Yine de Cache > Excludes sekmesinde bu sayfaları kontrol etmek iyi bir pratiktir.

Paylaşımlı Hosting İçin Güvenli Önbellek (Cache) Ayarları

Cache ayarlarında amacımız, hem maksimum isabet oranı (cache hit) yakalamak hem de bozulmuş, eski veya kullanıcıya ait verilerin başka kişilere gösterilmesi riskini ortadan kaldırmak. Özellikle paylaşımlı hostingte yanlış bir ayar, onlarca oturumu birbirine karıştırabilir.

TTL (Time To Live) Değerleri

TTL, cache’e alınan bir içeriğin ne kadar süreyle geçerli kalacağını belirler. Paylaşımlı hosting için genelde şu değerler iyi bir başlangıçtır:

  • Default Public Cache TTL: 3600 sn (1 saat)
  • Frontend TTL: 3600 sn
  • Feed TTL: 3600–7200 sn (RSS pek kullanılmıyorsa daha da yükseltebilirsiniz)

Çok sık güncellenen haber siteleri veya canlı fiyat bilgisinin olduğu e-ticaret projelerinde TTL’leri biraz düşürüp (600–1800 sn), içerik güncellendiğinde otomatik purge mekanizmasına güvenmek daha mantıklıdır.

Purge Ayarları

LiteSpeed Cache > Cache > Purge sekmesi, içerik güncellendiğinde hangi sayfaların otomatik temizleneceğini belirler. Önerimiz:

  • All pages: Genellikle işaretlemeyin, gereksiz yük oluşturur.
  • Front page: Yeni yazı yayınlandığında veya güncellendiğinde ON.
  • Recent posts: ON.
  • Author archive / Category archive: Blog yoğunluğunuza göre açabilirsiniz; yüksek trafikli sitelerde ON tutmak mantıklı.

Ayrıca “Serve Stale” mantığını (bozulma anında eski cache’i kısa süreliğine servis etmek) seviyorsanız, HTTP seviyesindeki stale-while-revalidate fikrine benzer bir yaklaşımı anlatan stale-while-revalidate rehberimiz konseptin mantığını daha iyi anlamanızı sağlayabilir. LiteSpeed tarafında da benzer bir deneyim kurmak mümkün.

WooCommerce ve Dinamik Sayfalar

WooCommerce kullanan sitelerde en çok çekinilen konu, “Müşterinin sepeti yanlış mı görünür?” sorusu. Doğru ayarlarla bu riski minimize etmek mümkün:

  • Sepet, ödeme ve hesap sayfalarının Excludes bölümünde olduğundan emin olun.
  • “Do Not Cache Cookies” listesinde woocommerce_items_in_cart gibi kritik çerezler yer almalı (varsayılan olarak çoğu kurulumda zaten geliyor).
  • Cache Logged-in Users ayarını açacaksanız, önce staging ortamında test yapın.

WooCommerce performansını daha ileriye taşımak için, hem veritabanı hem de cache tarafını birlikte ele aldığımız WooCommerce için MySQL/InnoDB tuning kontrol listesi yazımız da size iyi bir tamamlayıcı kaynak olacaktır.

CSS/JS ve Medya Optimizasyonu: Core Web Vitals Odaklı Ayarlar

Performans ölçüm araçları (PageSpeed, Lighthouse, GTmetrix) son dönemde özellikle Core Web Vitals metriklerine odaklanıyor: LCP, CLS, TBT gibi kavramlar günlük hayatımıza girdi. Bu metriklerin önemli bir kısmı da CSS/JS ve görsel optimizasyonuyla ilgili. Sunucu tarafını en ince ayarına kadar konuştuğumuz Core Web Vitals ve hosting altyapısı rehberimiz bu konunun altyapı tarafını anlatıyor; burada ise LiteSpeed Cache tarafındaki pratik ayarları ele alalım.

CSS Optimizasyonu

LiteSpeed Cache > CSS/JS sekmesinde CSS tarafında öne çıkan ayarlar:

  • CSS Minify: ON – genelde sorunsuz çalışır.
  • CSS Combine: Paylaşımlı hostingte her zaman önerilmez. HTTP/2/3 kullanan sitelerde kombine etmek yerine ayrı dosyaları minify ile bırakmak genelde daha sağlıklıdır. İlk etapta OFF bırakın.
  • Generate Critical CSS: QUIC.cloud ile çalışır. Küçük/orta ölçekli sitelerde çok işe yarasa da, başlangıçta sadece ana şablonunuz oturduktan sonra devreye almanızı öneririz.
  • Load CSS Asynchronously: Yanlış kullanıldığında “Flicker” (sayfanın bir anlığına stylesız görünmesi) yaratabilir. Önce staging’de test etmeden canlıda açmayın.

JS Optimizasyonu

JS tarafı CSS’e göre çok daha kırılgandır. Yanlış bir ayar, form çalışmamasına, sliderların bozulmasına, hatta WooCommerce sepetinin hiç dolmamasına bile sebep olabilir. Bu yüzden, paylaşımlı hostingte JS ayarlarını kademeli açmanızı öneriyoruz:

  • JS Minify: ON – çoğu sitede sorunsuz.
  • JS Combine: Genellikle OFF bırakın. Büyük sitelerde hata bulmayı zorlaştırır.
  • Load JS Deferred: Önce temel sayfalarınızda test edin. Özellikle tema ve sayfa oluşturucu (Elementor vb.) ile çakışma olabiliyor.
  • Delay JS: Kullanıcı etkileşimine kadar bazı script’leri geciktirmek performansa çok katkı sağlar; ancak yanlış script’leri geciktirirseniz kritik fonksiyonlar çalışmayabilir. Önce Google Analytics, Hotjar gibi izleme script’lerinden başlayın.

Medya (Görsel) Optimizasyonu

Görseller çoğu WordPress sitesinde sayfa boyutunun %60–80’ini oluşturur. LiteSpeed Cache’in medya tarafında sunduğu özellikler:

  • Image Optimization: QUIC.cloud üzerinden görselleri sıkıştırabilir ve WebP türevlerini oluşturabilirsiniz.
  • Lazy Load Images: Ekranda görünmeyen görselleri daha sonra yükleyerek LCP ve TBT değerlerini iyileştirir.
  • WebP Variants: Destekleyen tarayıcılara WebP, diğerlerine orijinal formatı servis eder.

WebP ve AVIF gibi modern formatları sunarken SEO ve uyumluluğu nasıl koruyacağınızı daha derinlemesine merak ediyorsanız, WebP/AVIF’i kırmadan sunmak rehberimiz ve görüntü optimizasyonu boru hattı yazımızı da mutlaka okumanızı öneririz.

LiteSpeed Cache ve Tam Sayfa Önbellekleme Stratejisi

LiteSpeed Cache’in gücü, tam sayfa önbelleği sunucu seviyesinde yönetmesinden gelir. Ancak bu gücü doğru kullanmak için, “her şeyi cache’e al” mantığından uzak durmak gerekir. Özellikle:

  • Kullanıcıya özel dashboard sayfaları, üyelik sayfaları.
  • E-ticaret sitelerinde sepet, ödeme, hesap sayfaları.
  • Gerçek zamanlı veri gösteren (canlı skor, anlık fiyat vb.) sayfalar.

Bu sayfaları cache dışına almak, hem güvenlik hem de doğruluk açısından şarttır. Tam sayfa önbellek konusunu farklı senaryolarla anlattığımız WordPress’te tam sayfa önbellekleme rehberimiz, Nginx FastCGI, Varnish ve LiteSpeed Cache yaklaşımlarını karşılaştırarak bakış açınızı genişletebilir.

Paylaşımlı hostingte tam sayfa cache’in en büyük avantajı, PHP çağrılarını ciddi oranlarda azaltmasıdır. Bu da sadece sitenizi hızlandırmakla kalmaz, aynı sunucudaki tüm sitelerin daha stabil çalışmasına katkı sağlar. DCHost olarak biz de altyapıyı planlarken bu tür eklentilerin etkin kullanıldığını varsayarak kapasite planlaması yapıyoruz.

QUIC.cloud ve CDN Entegrasyonu: Ne Zaman, Nasıl?

LiteSpeed Cache eklentisi, QUIC.cloud ile oldukça sıkı bir entegrasyona sahip. DNS veya CDN katmanına girmeden sadece sunucu üzerindeki cache’i doğru ayarlamak çoğu site için yeterli olsa da, özellikle:

  • Yurt dışından ciddi trafik alan projelerde,
  • Statik içerik yoğunluğu yüksek blog ve haber sitelerinde,
  • Görsel ağırlığı fazla portfolyo ve fotoğraf sitelerinde

CDN katmanı devreye almak ciddi fayda sağlar. Burada dikkat etmeniz gereken nokta, cache stratejisini ikiye bölmemek: Sunucu tarafında LiteSpeed Cache, edge tarafında CDN önbelleği. Bunların birbirine zıt yönde çalışmaması için:

  • Önce WordPress + LiteSpeed Cache ile stabil bir yapı kurun.
  • Daha sonra CDN tarafında HTML için daha kısa, statik dosyalar için daha uzun TTL belirleyin.
  • Cache purge işlemlerini mümkün olduğunca tek merkezden yönetmeye çalışın.

Test, Ölçüm ve Sık Yapılan Hatalar

Ayarları yaptıktan sonra işimiz bitmiyor; en az bir o kadar önemli adım, ölçmek ve gerekiyorsa geri adım atmak. Paylaşımlı hostingte “en agresif ayarları” değil, en dengeli ayarları bulmak önemli.

Hangi Araçlarla Test Etmeli?

  • Google PageSpeed Insights: Mobil ve masaüstü için Core Web Vitals verilerini verir.
  • WebPageTest: TTFB, ilk byte süresi ve cache isabetini detaylı görmenizi sağlar.
  • GTmetrix: Sayfa yükleme süresini görsel olarak (waterfall) incelemenize izin verir.

Sunucu tarafında TTFB değerlerinizi iyileştirmek için, sadece eklenti ayarlarının değil, altyapının da etkili olduğunu unutmayın. Bu konuyu daha sistematik biçimde ele aldığımız WordPress için sunucu tarafı optimizasyon rehberimiz, VPS ve özel sunucu tarafına geçtiğinizde de yol gösterici olacaktır.

En Sık Yapılan 7 Hata

  1. Birden fazla cache eklentisi kullanmak: LiteSpeed Cache + başka bir cache eklentisi kombinasyonundan uzak durun.
  2. Aşırı agresif JS optimize etmek: Delay/Defer ayarlarını tek seferde hepsine açmak yerine kademeli deneyin.
  3. Admin ve üyelik sayfalarını cache’e almak: Oturum karışıklıkları ve güvenlik risklerine davetiye çıkarır.
  4. CDN ile uyumsuz cache kuralları: Aynı içeriğe iki farklı yerde çok farklı TTL vermeyin.
  5. Önbellek temizliğini abartmak: Her içerik değişikliğinde tüm site cache’ini boşaltmak, performans kazancını azaltır.
  6. Veritabanını ihmal etmek: Cache sorunu çözdü diye yavaş sorguları görmezden gelmeyin.
  7. Staging ortamı kullanmamak: Büyük ayar değişikliklerini canlıda değil, önce test ortamında deneyin.

Ne Zaman Paylaşımlı Hosting’den VPS’e Geçmelisiniz?

LiteSpeed Cache, paylaşımlı hostingte alabileceğiniz performansı ciddi şekilde yukarı çeker. Ancak bazı projeler, belli bir noktadan sonra doğal olarak VPS veya dedicated sunucuya ihtiyaç duyar. Özellikle şu sinyaller artıyorsa:

  • Cache açık olmasına rağmen CPU/EP limitlerine sık sık dayanıyorsanız,
  • Veritabanı sorgularınız oldukça ağır ve özel tuning gerektiriyorsa,
  • Yoğun kampanya dönemlerinde (Black Friday, lansman, TV reklamı vb.) trafik patlaması bekliyorsanız,
  • KVKK / GDPR gibi uyumluluk gereksinimleri nedeniyle ortam üzerinde daha fazla kontrol istiyorsanız,

bir üst seviyeye çıkmayı planlama zamanı gelmiş demektir. Bu geçiş sürecini kesintisiz ve kontrollü yapmak için hazırladığımız Paylaşımlı hosting’den VPS’e geçiş rehberi, adım adım TTL stratejisinden dosya senkronizasyonuna kadar yol gösterir.

DCHost üzerinde bir VPS veya dedicated sunucuya geçtiğinizde, LiteSpeed (veya dilediğiniz web sunucusu) ile çok daha gelişmiş cache, Redis/Memcached nesne önbelleği, özel PHP-FPM ve MySQL tuning’i gibi katmanları devreye sokarak, bu rehberde paylaşımlı hosting için anlattığımız prensiplerin üzerine yeni katmanlar ekleyebilirsiniz.

Sonuç ve Önerilen İlerleme Adımları

LiteSpeed Cache eklentisi, doğru ayarlandığında paylaşımlı hosting üzerindeki WordPress sitenizi sadece “biraz” değil, çoğu zaman dramatik biçimde hızlandırabilir. Ancak burada kilit nokta, her gördüğünüz performans ayarını rastgele açmak değil; altyapınızı, trafik profilinizi ve sitenizin yapısını hesaba katarak dengeli bir yapı kurmak. Bu rehberde paylaştığımız ayarlar, DCHost paylaşımlı hosting altyapısında onlarca farklı senaryoda test edilmiş, güvenli bir başlangıç profili sunuyor.

Buradan sonraki yol haritanız için önerimiz şöyle:

  • Önce bu rehberdeki temel cache, TTL ve medya ayarlarını uygulayın.
  • Daha sonra CSS/JS optimizasyonunu kademeli olarak devreye alın ve her adımı ölçün.
  • Core Web Vitals metriklerinizi 2–3 haftalık periyotlarla takip edin; gerektiğinde küçük düzeltmeler yapın.
  • Yoğun trafik veya kritik e-ticaret projeleriniz varsa, bir üst seviye altyapı (VPS veya managed WordPress) için plan yapın.

Eğer sitenizin mevcut durumunu birlikte değerlendirmek, DCHost altyapısında sizin senaryonuza en uygun LiteSpeed Cache profilini çıkarmak isterseniz, destek ekibimizle her zaman iletişime geçebilirsiniz. Doğru ayarlanmış bir LiteSpeed Cache + sağlam bir DCHost altyapısı kombinasyonuyla, hem PageSpeed skorlarınız hem de gerçek kullanıcı deneyiminiz gözle görülür şekilde iyileşecektir.

Sıkça Sorulan Sorular

Paylaşımlı hostingte aynı sunucuyu birçok siteyle paylaştığınız için CPU, RAM ve I/O limitlerine çok daha hızlı yaklaşırsınız. LiteSpeed Cache, sayfalarınızı sunucu seviyesinde önbelleğe alarak her istek için PHP ve veritabanı çalıştırma ihtiyacını ciddi oranda azaltır. Bu da hem sitenizi hızlandırır hem de limitlere daha az takılmanızı sağlar. Küçük bir kişisel blogda bile fark edilir iyileşme sunarken, e-ticaret veya kurumsal sitelerde yük altındayken adeta can kurtaran görevi görür. Bu yüzden, LiteSpeed altyapısına sahip paylaşımlı hosting kullanan WordPress sitelerde LiteSpeed Cache’i opsiyonel değil, neredeyse zorunlu bir bileşen olarak düşünmek gerekir.

Hayır, LiteSpeed Cache ile birlikte başka bir sayfa cache eklentisi (WP Super Cache, W3 Total Cache vb.) kullanmak neredeyse her zaman sorun çıkarır. İki farklı eklenti aynı sayfayı farklı kurallarla önbelleğe almaya çalıştığında, bozulmuş HTML, eski içerik, oturum karışması ve hatta sonsuz yönlendirme döngüleri gibi problemler ortaya çıkabilir. Önerilen yaklaşım, LiteSpeed Cache’i tek yetkili cache katmanı olarak kullanmak ve ayarları burada merkezileştirmektir. CDN tarafında da HTML için ayrı bir cache katmanı açıyorsanız, TTL ve purge mantığını dikkatle planlamalı; ancak WordPress tarafında ikinci bir eklentiyle tam sayfa önbelleği devreye almamalısınız.

Doğru ayarlandığında evet, WooCommerce sitelerde LiteSpeed Cache oldukça güvenlidir ve performans kazancı çok yüksektir. Önemli olan, sepet, ödeme ve hesap gibi dinamik sayfaları kesinlikle cache dışında tutmak, WooCommerce’in kritik çerezlerini (örneğin woocommerce_items_in_cart) "Do Not Cache Cookies" listesinde bırakarak kullanıcıya özel verilerin paylaşılmasını engellemektir. Ayrıca, giriş yapmış kullanıcıları cache’e almayı planlıyorsanız mutlaka önce staging ortamında test etmelisiniz. Doğru yapılandırmayla, ürün listeleme ve detay sayfaları gibi okunabilir içerikler cache’den hızlıca sunulurken, sepet ve ödeme adımları her zaman taze ve kullanıcıya özel kalabilir.

Teknik olarak, doğru ayarları kaydedip cache’i temizledikten sonra ilk testlerinizde farkı hemen görebilirsiniz; özellikle TTFB ve toplam sayfa yükleme süresinde ciddi düşüşler yaşanır. Ancak gerçek kullanıcı deneyimini ve Core Web Vitals metriklerindeki kalıcı iyileşmeyi gözlemlemek için genelde 1–2 haftalık bir süre gerekir. Bu süreçte Google Search Console’daki Core Web Vitals raporlarını takip etmenizi, PageSpeed Insights testlerini farklı saatlerde tekrarlamanızı ve sunucu tarafında kaynak kullanım grafiklerini izlemenizi öneririz. Böylece sadece tek seferlik bir "test skoru" değil, istikrarlı ve sürdürülebilir bir performans profili elde edip etmediğinizi daha net görebilirsiniz.

LiteSpeed Cache, paylaşımlı hosting ortamında alabileceğiniz maksimum verimi ciddi şekilde artırır; ancak her senaryoda mucize yaratması beklenmemelidir. Çok yoğun trafikli, ağır veritabanı sorgularına sahip veya özelleştirilmiş uygulama mantığı kullanan projelerde belirli bir noktadan sonra altyapı sınırlarına dayanırsınız. Önbellek ve optimizasyon ayarlarına rağmen sık sık CPU/EP limitlerine takılıyor, veritabanınızı ne kadar optimize etseniz de yavaş sorgulardan kurtulamıyorsanız, bir VPS veya dedicated sunucu planlamak uzun vadede daha sağlıklı olur. DCHost tarafında bu geçişi adım adım ve kesintisiz yaparak, LiteSpeed Cache’te öğrendiğiniz prensipleri daha güçlü bir altyapıya taşımanız mümkün.