İçindekiler
- 1 Laravel ve PHP Framework Uygulamalarında Altyapı Kararı
- 2 Paylaşımlı Hosting’in Artıları, Eksileri ve Laravel Sınırları
- 3 VPS Üzerinde Laravel ve Diğer PHP Framework’ler
- 4 Queue, Scheduler ve Cache Bazlı Karar Matrisi
- 5 Gerçekçi Senaryolar: Hangi Aşamada Paylaşımlı Hosting Sizi Zorlar?
- 6 Maliyet, Operasyon ve Ekip Büyüklüğüne Göre Strateji
- 7 Sonuç: Laravel ve PHP Framework Projeleri İçin DCHost Yol Haritası
Laravel ve PHP Framework Uygulamalarında Altyapı Kararı
Laravel, Symfony, CodeIgniter veya benzeri bir PHP framework ile proje geliştirirken ilk mimari kararlarınızdan biri, uygulamayı hangi altyapıda çalıştıracağınızdır: paylaşımlı hosting mi, VPS mi? Bu karar, sadece CPU ve RAM miktarını değil; queue (kuyruk), scheduler (zamanlanmış görevler) ve cache (önbellek) stratejinizi de doğrudan etkiler.
Özellikle Laravel tarafında mail gönderimi, rapor oluşturma, resim işleme, ödeme sonrası arka plan işlemleri gibi pek çok iş, queue ve scheduler üzerinden akar. Aynı şekilde, Redis veya Memcached ile çalışan cache katmanınız, uygulamanızın tepki süresini saniyelerden milisaniyelere indirebilir veya tam tersi, yanlış altyapıda sürekli timeout ve kilitlenmelere yol açabilir.
DCHost tarafında her gün şu soruyla karşılaşıyoruz: “Laravel projem için paylaşımlı hosting yeterli mi, yoksa direkt VPS’e mi çıkmalıyım?” Bu yazıda satış odaklı bir cevap yerine, teknik gerçeklere dayalı, senaryolara göre net bir yol haritası çıkaracağız. Özellikle queue worker’ları, Laravel scheduler, cron job’lar ve Redis gibi cache bileşenlerinin paylaşımlı hosting ve VPS üzerindeki davranışını karşılaştırarak, kendi projeniz için doğru kararı verebilmenizi hedefliyoruz.
Eğer genel olarak bu iki hosting türünün farklarını hatırlamak isterseniz, daha geniş bir perspektif için Paylaşımlı Hosting mi, VPS mi? Hangisini Tercih Etmelisiniz? rehberini de inceleyebilirsiniz.
Paylaşımlı Hosting’in Artıları, Eksileri ve Laravel Sınırları
Tipik paylaşımlı hosting mimarisi nasıl işler?
Paylaşımlı hosting’de temel mantık, tek bir fiziksel sunucu veya VPS üzerinde yüzlerce hatta binlerce sitenin bir arada barındırılmasıdır. Genellikle CloudLinux gibi izolasyon katmanları, cPanel veya DirectAdmin gibi kontrol panelleri ve PHP-FPM havuzları kullanılır. Her müşterinin CPU, RAM, IO ve eş zamanlı süreç (EP) limitleri vardır.
Bu mimari; kurumsal tanıtım siteleri, bloglar, hafif trafik alan WordPress veya küçük PHP projeleri için idealdir. Fakat uzun süre çalışan süreçler, sürekli açık kalması gereken worker’lar, özel daemon servisleri ve sistem seviyesinde kurulum gerektiren bileşenler için tasarlanmamıştır.
Bu nedenle Laravel gibi modern framework’lerin sunduğu queue, scheduler ve gelişmiş cache imkânlarını kullanırken bazı kısıtlarla karşılaşırsınız.
Laravel queue yapısı paylaşımlı hosting’te nasıl çalışır?
Laravel queue sistemi, farklı sürücülerle (sync, database, Redis, SQS vb.) çalışabilir. Paylaşımlı hosting’te tipik senaryolar şöyle olur:
- sync driver: İşler eş zamanlı çalışır, gerçek anlamda kuyruk yoktur. Kullanıcı isteği tamamlanmadan mail gönderimi, rapor oluşturma gibi işlerin bitmesini bekler. Küçük projelerde sorun yaratmayabilir ama ölçeklenmez.
- database driver: Kuyruk işleri veritabanı tablosuna yazılır. Fakat bu işlerin tüketilmesi için
php artisan queue:workveyaqueue:listenkomutunun sürekli çalışması gerekir.
Paylaşımlı hosting ortamında genellikle SSH ile sürekli açık bir işlem bırakmanız veya systemd / supervisord gibi servis yöneticileri kurmanız mümkün değildir. Bu yüzden queue’yu çalıştırmak için iki yaygın ama kısıtlı yöntem görülür:
- cPanel cron job ile periyodik tüketim: Örneğin her dakikada bir
php artisan queue:work --oncekomutu tetiklenir. Dakikada bir çalıştığı için gerçek zamanlılık kaybolur, kuyruğun dolma ihtimali artar. - web tabanlı tetikleme: Bazı projelerde gizli bir URL ile queue tetiklenir; hem güvenlik açısından zayıftır hem de istikrarlı değildir.
Düşük hacimli işler (günde birkaç yüz mail, ufak thumbnail üretimleri) için bu model iş görebilir. Ancak dakikada yüzlerce iş oluşmaya başladığında, paylaşımlı hosting kuyruk tüketme hızınızın önünde bir duvar olur.
Laravel scheduler (cron) paylaşımlı hosting’te nereye kadar gider?
Laravel’in scheduler mekanizması, temelde tek bir cron girdisiyle çalışır: * * * * * php artisan schedule:run. Bu cron her dakika tetiklenir, Laravel içindeki schedule() tanımlarına göre hangi işlerin ne zaman çalışacağına karar verir.
Paylaşımlı hosting’te genellikle şunlarla karşılaşırsınız:
- Kontrol paneli bazen her dakika cron tanımlamaya izin verir, bazen en sık 5 dakikada bir.
- Uzun süren cron işleriniz max execution time veya bellek limitlerine takılabilir.
- Yoğun saatlerde sunucu genel yükü arttığı için cron süreçleri geç başlayabilir veya gecikebilir.
Basit hatırlatma e-postaları, günlük raporlar, seyrekte çalışan işler için bu model yeterli olabilir. Ancak saniye hassasiyeti isteyen, yoğun veri işleyen veya onlarca farklı scheduled job içeren Laravel projelerinde paylaşımlı hosting’te scheduler yönetimi zorlaşır.
Cache tarafında Redis/Memcached erişimi ve sınırlamalar
Laravel’de cache sürücüsü olarak dosya, veritabanı, Redis, Memcached gibi seçenekler mevcut. Paylaşımlı hosting’te çoğunlukla iki senaryo görülür:
- file cache: Varsayılan sürücü. Küçük projelerde yeterli ama yüksek trafikte disk IO yükünü arttırır, NFS veya paylaşımlı disk ortamlarında yavaşlayabilir.
- Redis/Memcached desteği: Bazı paylaşımlı hosting paketlerinde sınırlı Redis veya Memcached desteği bulunur, fakat konfigürasyon seçenekleri kısıtlıdır ve yoğun yük altında izleme/ince ayar yapma şansı azdır.
Eğer tamamen dosya bazlı cache ile devam ediyorsanız; çok okuma yapılan konfigurasyon, permission veya view cache’leri bile IO darboğazına neden olabilir. Bu durumda, genel olarak paylaşımlı ortamda sık görülen resource limit reached hataları ile karşılaşmanız mümkündür.
VPS Üzerinde Laravel ve Diğer PHP Framework’ler
Root erişimi, servis mimarisi ve özgürlük
VPS’e geçtiğinizde, paylaşımlı hosting’te mümkün olmayan üç kritik imkân kazanırsınız:
- Root erişimi: Dilediğiniz PHP sürümünü, ek kütüphaneleri, sistem paketlerini kurabilirsiniz.
- Arka plan servisleri: systemd, supervisord, Horizon, Redis, RabbitMQ gibi servisleri kalıcı şekilde çalıştırabilirsiniz.
- İnce ayar: PHP-FPM, OPcache, veritabanı ve ağ ayarlarını projenize göre optimize edebilirsiniz.
Bu da Laravel, Symfony gibi framework’lerin tüm yeteneklerini gerçekten kullanabilmenizi sağlar. Kurulum adımlarını merak ediyorsanız, uygulamaya dönük bir rehber olarak Laravel uygulamalarını VPS’te yayınlama yazımızı mutlaka inceleyin.
Queue worker’ları için systemd / supervisor ile gerçek kuyruk mimarisi
VPS üzerinde tipik bir Laravel queue mimarisi şöyle kurulur:
- Redis veya database queue sürücüsü seçilir.
- queue:work komutunu yöneten bir systemd servisi veya supervisord süreci yapılandırılır.
- Her kuyruk tipi için (default, mail, high, low gibi) ayrı worker süreçleri tanımlanır.
- Worker sayısı, VPS’inizdeki vCPU ve RAM’e göre arttırılıp azaltılır.
Böylece queue işleriniz, kullanıcı isteğinden tamamen ayrılır. Örneğin bir API isteği veritabanına bir job yazar; worker’lar bu job’u anında veya saniyeler içinde alıp işler. Kuyruğun doluluk oranını izleyebilir, sorun olduğunda otomatik yeniden başlatma sağlayabilirsiniz.
Bu model; yüksek hacimli e-posta gönderimi, yoğun resim/video işleme, PDF/Excel raporlama, dış servis entegrasyonları gibi senaryolarda paylaşımlı hosting’e göre birkaç kat daha stabil ve ölçeklenebilir bir yapı sunar.
Gerçek cron, esnek scheduler ve zamanlanmış görevler
VPS’te doğrudan sistemin cron mekanizmasını kullanırsınız. Bu da şu esneklikleri verir:
- Laravel scheduler için her dakika
schedule:runçağırabilirsiniz. - Gerekirse bazı artisan komutlarını scheduler’dan bağımsız ayrı cron girdileriyle yönetebilirsiniz.
- Uzun süren cron işleriniz için PHP’nin
max_execution_timedeğerini özel havuzlarda yükseltebilirsiniz.
Daha gelişmiş senaryolarda, cron yerine systemd timer kullanarak görevlerin durumunu daha iyi izleyebilir, log yönetimini merkezi hâle getirebilirsiniz. Bu konunun detaylı karşılaştırmasını merak ediyorsanız, cron mu systemd timer mı? yazımıza da göz atabilirsiniz.
Redis, Memcached, Horizon, Octane ve prod optimizasyonu
VPS ortamında; cache, oturum (session), queue ve rate limiting gibi katmanlarda Redis’i merkezî bir bileşen olarak konumlandırmak çok yaygın ve sağlıklı bir yaklaşımdır. Örneğin:
- Laravel cache store’unuzu Redis’e taşıyıp disk IO yükünü azaltabilirsiniz.
- Session’ları Redis’te tutarak yatay ölçeklemeye zemin hazırlarsınız.
- Queue driver’ını Redis’e çekip performansı ve izlenilebilirliği artırırsınız.
Ek olarak, Laravel Horizon ile queue’larınızı görsel olarak izleyebilir; Octane gibi çözümlerle istek başına framework boot süresini ortadan kaldırarak ciddi performans kazanımları elde edebilirsiniz. Bu aşamada Laravel prod ortam optimizasyonu rehberimiz, PHP-FPM, OPcache, Octane, queue ve Redis’i birlikte ayarlamak için detaylı bir yol haritası sunuyor.
Queue, Scheduler ve Cache Bazlı Karar Matrisi
Hangi projeye paylaşımlı hosting yeter?
Aşağıdaki kriterlere uyuyorsanız, bir süre daha paylaşımlı hosting ile ilerlemek mantıklı olabilir:
- Günlük toplam ziyaretçi sayınız 1.000’in, eş zamanlı aktif kullanıcı sayınız 20’nin altında.
- Queue kullanıyorsanız, günde en fazla 500–1.000 job üretiyorsunuz.
- Job’larınızın çoğu çok hafif işler: basit mail gönderimleri, küçük boyutlu resim işleme, hafif data senkronizasyonu.
- Gerçek zamanlılık kritik değil; mail’in veya raporun birkaç dakika gecikmesi sorun oluşturmuyor.
- Cache’i ağırlıklı dosya bazlı kullanıyorsunuz ve ciddi bir performans sorunu gözlemlemiyorsunuz.
Bu tip projelerde iyi yapılandırılmış bir paylaşımlı hosting, maliyet avantajı ve yönetim kolaylığı nedeniyle işinizi görebilir. Yine de queue ve cron için limitlerinizi, paneldeki izin verilen aralıkları ve CPU/IO limitlerini mutlaka bilin.
Hangi projede VPS artık zorunlu hâle gelir?
Şu eşikler genellikle “artık VPS şart” dediğimiz senaryolardır:
- Dakikada onlarca hatta yüzlerce job üretiyorsunuz (sipariş sonrası işlemler, entegrasyonlar, bildirimler).
- Queue işlerinin gerçek zamanlı veya saniyeler içinde tamamlanması gerekiyor.
- Laravel scheduler üzerinden onlarca farklı görevi dakikalık veya 5 dakikalık periyotlarla koşturuyorsunuz.
- Redis, Horizon, Octane gibi bileşenleri devreye almak istiyorsunuz.
- Paylaşımlı hosting’te sık sık CPU/IO limit uyarıları, 503 hataları veya yavaşlamalar yaşamaya başladınız.
Bu noktada paylaşımlı hosting artık proje büyümenize engel olmaya başlar. Hem performans hem de operasyonel kontrol açısından, DCHost üzerinde bir NVMe VPS’e geçmek genellikle en sağlıklı adımdır. Mevcut siteniz paylaşımlı ortamdaysa, kesinti yaşamadan ilerlemek için paylaşımlı hosting’den VPS’e sorunsuz geçiş rehberimizi de incelemenizi öneririz.
Cache stratejisine göre seçim: dosya mı Redis mi?
Cache tarafında da benzer bir eşik var:
- Küçük projelerde file cache + config/view cache çoğu zaman yeterlidir.
- Sayfa başına yüzlerce cache erişimi yapılan, API ağırlıklı, yüksek trafikli uygulamalarda ise Redis neredeyse zorunlu hâle gelir.
Redis’i ciddi anlamda kullanmaya başladığınız anda, çoğu zaman kendi VPS’inizde çalışan bir Redis servisi en sağlıklı senaryodur. Bu sayede bağlantı ayarlarını, bellek limitlerini ve persist ayarlarını (AOF/RDB) projenize göre yönetebilirsiniz.
Gerçekçi Senaryolar: Hangi Aşamada Paylaşımlı Hosting Sizi Zorlar?
Senaryo 1: Laravel ile basit kurumsal site ve iletişim formu
Elinizde Laravel ile yazılmış basit bir kurumsal site düşünün: birkaç sayfa, bir iletişim formu, belki basit bir blog modülü. İletişim formu gönderiminde mail atılıyor, bazen bir yöneticiyi bilgilendiren ek bir job çalışıyor.
Bu senaryoda:
- Queue’yu hatta hiç kullanmayabilir, mail gönderimini doğrudan senkron yapabilirsiniz.
- Scheduler tarafında belki günde bir kez rapor veya yedek hatırlatması çalıştırırsınız.
- Cache’i sadece config ve view cache olarak kullanırsınız.
Böyle bir projede iyi yapılandırılmış bir paylaşımlı hosting, uzun süre ihtiyaçlarınızı karşılayabilir. PHP limitlerini doğru ayarlamak için PHP ayarlarını doğru yapmak rehberindeki memory_limit ve max_execution_time önerilerini dikkate almanız yeterli olacaktır.
Senaryo 2: Küçük SaaS ürünü, artan queue yükü ve raporlar
Diyelim ki Laravel ile çok kiracılı (multi-tenant) küçük bir SaaS geliştirdiniz. Müşterileriniz panelden veri giriyor, sistem periyodik olarak raporlar üretiyor, özet e-postalar gönderiyor ve entegrasyonlar yapıyor.
Başlangıçta:
- Paylaşımlı hosting’te database queue ve cron ile idare edebilirsiniz.
- Günde birkaç bin job’unuz vardır, işler birkaç dakika gecikse de kimsenin canı yanmaz.
Ancak müşteri sayınız arttıkça:
- Queue tablosu şişmeye başlar, işler dakikalarca bekler.
- Scheduler altında çalışan raporlar cron süresinden uzun sürer, çakışmalar ve kilitlenmeler oluşur.
- Paylaşımlı hosting’te CPU ve IO limitlerine çarpmaya başlarsınız.
Bu aşama genellikle VPS’e geçiş için en doğru zamandır. Küçük SaaS uygulamaları için mimari düşünenler, daha geniş perspektif için küçük SaaS uygulamaları için hosting mimarisi rehberimizi de okuyabilir.
Senaryo 3: Orta ölçekli e-ticaret / pazar yeri ve yoğun arka plan işlemleri
Laravel veya başka bir PHP framework ile yazılmış bir e-ticaret sitesinde, her sipariş sonrası şu işlemler tetikleniyor olabilir:
- Ödeme sağlayıcılarından callback doğrulama
- Fatura PDF’i oluşturma
- Stok ve muhasebe sistemleriyle entegrasyon
- SMS ve e-posta bildirimleri
- Kampanya/puan/kupon hesaplamaları
Bu işlerin hepsini request süresine yığmak zaten imkânsızdır; bu yüzden queue ve scheduler kaçınılmaz olur. Dakikada birden fazla siparişin geldiği, kampanya dönemlerinde trafik patlaması yaşayan böyle bir projede paylaşımlı hosting’i zorlamaya çalışmak, orta vadede performans ve güvenilirlik sorunlarına yol açar. Bu seviye için en azından güçlü bir VPS, hatta kimi zaman ayrı veritabanı ve cache sunucuları içeren çok katmanlı bir mimari gerekir.
Maliyet, Operasyon ve Ekip Büyüklüğüne Göre Strateji
Geliştirici yalnızsa: yönetilebilir karmaşıklık
Tek başına çalışan bir geliştiriciyseniz, hem kod hem sunucu hem de operasyon sizin üzerinizdedir. Bu durumda başlangıçta:
- Paylaşımlı hosting ile hızlıca canlıya çıkmak ve ürününüzü doğrulamak mantıklıdır.
- Queue ve scheduler kullanıyorsanız işleri hafif tutup mimariyi çok karmaşıklaştırmamak iyi bir stratejidir.
Ürün tutmaya, iş yükü artmaya başladığında ise DCHost üzerinde yönetilen VPS tercih ederek, sunucu bakım yükünüzün önemli bir kısmını bize devredebilirsiniz. Yönetilen ve yönetilmeyen VPS farklarını merak ediyorsanız, managed vs unmanaged VPS hosting rehberimiz yol gösterici olacaktır.
Küçük ekipler ve ajanslar: standardize edilmiş VPS altyapıları
Birden çok Laravel veya PHP projesi yöneten ajans ve ekipler için en sağlıklı model, standartlaştırılmış bir VPS şablonu oluşturmaktır:
- Her yeni proje için benzer Nginx, PHP-FPM, Redis, supervisor/systemd ve güvenlik ayarları.
- Standart yedekleme, loglama ve izleme politikaları.
- Geliştirme–staging–canlı ortamları arasında benzer konfigürasyon.
Böylece hem performans hem de operasyon tarafında öngörülebilir bir yapı kurarsınız. DCHost olarak, ajans müşterilerimizle çoğu zaman bu tarz bir “temel VPS imajı” üzerinde birlikte çalışıyoruz.
Bir üst seviye: dedicated ve colocation ne zaman gündeme gelir?
Queue ve cache yükünüz dakikada binlerce job, on binlerce cache operasyonu seviyesine geldiğinde; tek bir VPS yerine:
- Daha güçlü bir dedicated sunucu veya
- Kendi donanımınızı getirip colocation ile barındırma
seçenekleri masaya gelebilir. Bu seviyede genellikle ayrı veritabanı, ayrı cache/queue, ayrı web sunucularından oluşan çok katmanlı mimariler konuşuyoruz. DCHost tarafında hem dedicated hem de colocation hizmetleriyle bu aşamadaki müşterilerimizin ölçeklenmesine eşlik ediyoruz.
Sonuç: Laravel ve PHP Framework Projeleri İçin DCHost Yol Haritası
Özetlemek gerekirse; Laravel ve diğer modern PHP framework projelerinde queue, scheduler ve cache kullanımı arttıkça, altyapıdaki özgürlük ihtiyacı da katlanarak artıyor. Paylaşımlı hosting, doğru ayarlarla küçük ve orta ölçekli, az queue yükü olan projeler için hâlâ çok mantıklı bir başlangıç noktası. Ancak gerçek zamanlıya yakın queue tüketimi, yoğun scheduler görevleri ve Redis merkezli cache mimarilerine geçtiğiniz anda, VPS neredeyse zorunlu hâle geliyor.
DCHost olarak önerimiz genellikle şöyle:
- Fikir ve MVP aşaması: DCHost paylaşımlı hosting ile hızlı başlangıç, hafif queue ve scheduler kullanımı.
- Ürün–pazar uyumu sonrası büyüme: DCHost NVMe VPS üzerinde Laravel için optimize edilmiş Nginx, PHP-FPM, Redis ve queue mimarisi.
- Yüksek trafik ve kritik SLA’ler: DCHost dedicated veya colocation üzerinde çok katmanlı Laravel/PHP altyapıları.
Eğer “Benim uygulamam tam olarak hangi aşamada, neye geçmeliyim?” diyorsanız, proje detaylarınızı (trafik hacmi, job sayıları, cron görevleri, cache kullanımınız vb.) çıkarıp bizimle paylaşmanız yeterli. DCHost mühendisleri olarak, paylaşımlı hosting’ten başlayıp VPS, dedicated ve colocation’a uzanan yolculuğunuzda, hem teknik hem de maliyet açısından en mantıklı adımları birlikte planlamaktan memnuniyet duyarız.
