Teknoloji

Dedicated IP Isıtma ve E-Posta İtibarı Yönetimi

Dedicated IP Isıtma ve E-Posta İtibarı Neden Bu Kadar Kritik?

Transactional e-postalar; şifre sıfırlama, sipariş onayı, fatura, güvenlik uyarısı gibi işinizin kalbinde duran bildirimlerdir. Bu mailler zamanında ve güvenle gitmezse, sadece kullanıcı deneyimi bozulmaz; destek maliyetiniz artar, iade oranlarınız yükselir, hatta gelir kaybı yaşarsınız. Bu noktada dedicated IP ısıtma ve e-posta itibarı yönetimi, özellikle kendi SMTP altyapısını kuran ekipler için kritik hale geliyor.

Yeni aldığınız bir VPS veya dedicated sunucuya MTA (Postfix, Exim vb.) kurup transactional e-posta göndermeye başladığınızda, IP’niz alıcı servisler için tamamen “bilinmeyen” durumdadır. Bir anda yüksek hacimde e-posta gönderirseniz, Gmail, Outlook ve diğer sağlayıcılar bu IP’yi agresif şekilde sınırlar, greylist uygular veya doğrudan spam klasörüne atar. Bu sadece IP itibarını değil, aynı zamanda alan adınızın itibarını da zedeler.

DCHost olarak sahada gördüğümüz en büyük sorunlardan biri, gayet temiz yazılmış SPF/DKIM/DMARC kayıtlarına sahip projelerin, IP ısınma süreci düzgün yönetilmediği için teslim edilebilirlikte duvara çarpması. Bu rehberde, tamamen pratik bir bakış açısıyla, dedicated IP ısısını güvenle nasıl yükselteceğinizi ve transactional e-posta itibarınızı nasıl koruyacağınızı adım adım anlatacağız.

Dedicated IP, Shared IP ve İtibar Mantığı

Önce temel kavramları netleştirelim. E-posta gönderiminde iki ana itibar katmanı vardır:

  • IP itibarınız (IP reputation)
  • Alan adı itibarınız (domain reputation)

Paylaşımlı hosting veya kimi e-posta servislerinde, IP’yi başka göndericilerle ortak kullanırsınız (shared IP). Oradaki diğer müşteriler spam gönderiyorsa, siz de bundan etkilenirsiniz. Kendi VPS veya dedicated sunucunuzda ise genellikle dedicated IP (size özel IP) ile çalışırsınız; yani tüm itibar doğrudan sizin gönderim davranışınıza bağlıdır.

Dedicated IP’nin avantajları:

  • İyi bir gönderim davranışı ile çok güçlü bir itibar inşa etme imkânı
  • Başkasının hatasından etkilenmeme
  • Hacmi, hız limitlerini ve kuyruk davranışını tamamen kontrol edebilme

Dezavantajı ise şu: Isınmamış bir dedicated IP, hiçbir geçmişi olmadığı için sıfır güvenle başlar. İşte bu yüzden, soğuk bir IP’yi yavaş yavaş ve kontrollü şekilde “ısındırmanız” gerekir.

Ne Zaman Dedicated IP Isıtmaya İhtiyacınız Var?

IP ısınma sadece “yeni sunucu kurarken” yapılacak bir şey değil. DCHost tarafında en çok karşılaştığımız senaryolar şöyle:

  • Yeni VPS veya dedicated sunucu açtınız ve kendi MTA’nızı kurdunuz.
  • Mevcut e-posta altyapınızı yeni bir IP blokuna taşıdınız (örneğin IP fiyatları veya lokasyon stratejisi nedeniyle).
  • Blacklist’ten çıktınız ve itibarınızı tekrar inşa etmeniz gerekiyor.
  • Transactional ve pazarlama maillerini ayırdınız ve transactional taraf için yeni bir dedicated IP devreye aldınız.
  • Yedek/DR (disaster recovery) için ikinci bir MTA/IP hazırladınız ve bu IP’nin de “soğuk” kalmamasını istiyorsunuz.

Bu durumların hepsinde, IP ısınma planı yapmadan üretime geçerseniz, özellikle transactional e-postalarda anlık kesintiler, gecikmeler ve spam klasörü problemleri yaşama ihtimaliniz çok yüksektir.

Isınmamış Dedicated IP ile Gönderim Yapmanın Riskleri

Soğuk bir IP ile bir anda binlerce mail patlatmanın sonuçlarını, operasyonel tarafta çok kez gözlemledik:

  • Yoğun gecikme (deferral): 4xx hata kodlarıyla “sonra dene” yanıtları, artan kuyruklar.
  • Hard bounce artışı: Özellikle eski listelerdeki geçersiz adresler, IP itibarını hızla aşağı çeker.
  • Spam klasörüne düşme: Kullanıcılar mailinizi görse bile spam klasöründen çıkarmadığı sürece etkileşim alamazsınız.
  • Oran sınırlama (rate limit): Bazı sağlayıcılar IP başına dakika/saat limitlerini çok agresif uygular.
  • Domain itibarının da bozulması: Aynı alan adından web veya başka IP’ler üzerinden gönderilen mailler de olumsuz etkilenebilir.

Özetle: Isıtma yapmazsanız, sadece IP’yi riske atmazsınız; markanızın alan adı da uzun vadede “şüpheli gönderici” damgası yiyebilir. Bu da başka IP’ye geçseniz bile sorunların peşinizi bırakmaması demektir.

Isıtma Öncesi Zorunlu Teknik Hazırlık: DNS ve Sunucu Ayarları

IP ısıtma, sadece gönderim hacmini yavaş yavaş artırmak değildir. Isınma öncesinde temel kimlik doğrulama ve güvenlik ayarlarının eksiksiz olması şart. Aksi halde altyapı sorunları, itibar inşasını daha baştan baltalar.

SPF, DKIM ve DMARC Kaynakları

IP ısınmaya başlamadan önce şu üç kaydın düzgün tanımlanmış olması gerekir:

  • SPF: Hangi IP’lerin alan adınız adına mail göndermeye yetkili olduğunu söyler.
  • DKIM: Gönderdiğiniz mailleri kriptografik olarak imzalayarak içeriğin değişmediğini ispatlar.
  • DMARC: SPF/DKIM sonuçlarına göre alıcının ne yapması gerektiğini (kabul, karantina, reddet) tarif eder.

Bu kayıtları daha önce kurmadıysanız, adım adım ekran görüntülü anlatım için SPF, DKIM ve DMARC doğrulama rehberimizi mutlaka inceleyin. IP ısınma sürecinde DMARC raporları, hangi sağlayıcılarda sorun yaşadığınızı okumak için altın değerinde olacaktır.

PTR (Reverse DNS) ve HELO/EHLO Uyumu

Birçok alıcı, IP’nizin PTR kaydına ve SMTP oturumunda verdiğiniz HELO/EHLO ismine bakar. Bu ikisinin tutarlı olması önemlidir.

  • PTR (rDNS) kaydı: ip-1-2-3-4.mail.sizinalanadiniz.com gibi anlamlı bir hostname olsun.
  • MTA’nızın HELO/EHLO ismi, bu PTR ile uyuşsun.

Reverse DNS’in e-posta teslimatına etkisini detaylı görmek isterseniz, PTR (Reverse DNS) kaydı rehberimiz bu konuyu teknik açıdan derinlemesine ele alıyor.

Gönderim Alan Adı Stratejisi

Transactional ve pazarlama e-postalarını farklı alan adları veya alt alan adları üzerinden göndermek, itibar yönetimini ciddi şekilde kolaylaştırır. Örneğin:

  • Web sitesi: www.sizinmarka.com
  • Transactional e-posta: mail.sizinmarka.com veya notify.sizinmarka.com
  • Pazarlama/duyuru: news.sizinmarka.com

Bu stratejiyi nasıl kurgulayacağınızı adım adım anlatan ayrı bir yazımız var: e-posta için ayrı gönderim alan adı kullanma rehberi. Dedicated IP ısınmadan önce bu planı netleştirmek, ileride yaşanacak krizleri önlüyor.

Güvenli SMTP: MTA-STS, TLS-RPT, DANE

IP ısınma doğrudan bu protokollere bağlı olmasa da, uzun vadede teslim edilebilirlik ve güven için önemlidir:

  • MTA-STS: Karşı tarafın sunucusuna mümkünse TLS ile bağlanılmasını zorunlu kılar.
  • TLS-RPT: TLS sorunları için rapor almanızı sağlar.
  • DANE/TLSA: DNSSEC ile birlikte çalışarak SMTP tarafında ek sertifika doğrulaması sunar.

Bu teknolojilerin tamamını örnek kayıtlarla anlattığımız MTA-STS, TLS-RPT ve DANE rehberimizi de IP ısınma öncesi yapılacaklar listenize eklemenizi öneririz.

Dedicated IP Isıtma Stratejisi: Genel Prensipler

Artık altyapınız hazır. Sırada en kritik kısım var: hacmi yavaş ve kontrollü biçimde artırmak. IP ısınmanın temel prensipleri şöyle özetlenebilir:

  • Önce en aktif ve etkileşimi yüksek kullanıcılarınıza gönderin.
  • Hacmi her gün/hafta belli oranda, kademeli artırın.
  • Bounce ve şikâyet oranlarını yakından izleyin; kötü sinyal gelirse artışı yavaşlatın.
  • Transactional mailleri, pazarlama maillerinden mümkün olduğunca ayrı tutun.

Örnek 4 Haftalık Dedicated IP Isıtma Planı

Aşağıdaki tablo, günde ortalama 20–30 bin transactional e-posta gönderen bir sistem için örnek bir ısınma planıdır. Rakamları kendi hacminize göre ölçekleyebilirsiniz.

Gün / Hafta Günlük Maks. Mail Hedef Kitle Not
1–2. gün 50–100 Son 7 günde açılış yapan kullanıcılar En sıcak liste, sadece transactional (şifre, sipariş)
3–5. gün 200–400 Son 14 günde etkileşim alanlar Hacmi yavaşça ikiye katlayın, bounce oranını izleyin
6–7. gün 800–1.000 Son 30 gün aktif kullanıcılar Farklı sağlayıcılardaki (Gmail, Outlook vb.) başarı oranlarını ayrı takip edin
2. hafta 2.000–5.000 Genel aktif müşteri kitlesi Transactional’ları tamamen yeni IP’ye kaydırmaya yaklaşın
3. hafta 10.000–15.000 Tüm transactional trafiğin büyük bölümü Günlük hacmi lineer artırın, spam şikâyet oranını kontrol edin
4. hafta Hedef üretim hacmi Tüm transactional trafik Artık IP büyük oranda ısınmış olmalı; yine de log ve rapor takibi şart

Bu plan, “bir günde biten” bir süreç değil. Özellikle büyük hacimli gönderimlerde 4–6 haftalık bir zaman dilimini göze almak gerekiyor.

Transactional Maillere Özel Isıtma Taktikleri

Transactional maillerin en büyük avantajı, yüksek etkileşim oranlarıdır. Kullanıcılar bu mailleri açar, içindeki linklere tıklar, hatta arşivler. Bu, IP itibarını inşa etmek için mükemmel bir sinyaldir. Pratik öneriler:

  • IP ısınmanın ilk günlerinde kampanya veya duyuru maili göndermeyin; sadece transactional akışları taşıyın.
  • Özellikle sipariş onayı, kargo bilgisi, şifre sıfırlama gibi gerçekten beklenen mailleri yeni IP’den verin.
  • Uygulama tarafında rate limiting kullanarak saniyede/dakikada en fazla kaç mail çıkacağını sınırlandırın.
  • Alıcı sağlayıcıdan 4xx (geçici hata) geldiğinde, kademeli backoff ile yeniden denemeyi planlayın (örneğin 5 dk, 15 dk, 1 saat).

Kuyruk, Retry ve SMTP Hatalarını Doğru Yorumlamak

IP ısınma döneminde MTA log’larınız, en değerli veri kaynağınızdır. 4xx ve 5xx SMTP hata kodlarını doğru yorumlayamayan ekipler, gereksiz paniğe kapılabiliyor veya tam tersi, kritik uyarıları kaçırabiliyor. Konu size biraz karışık geliyorsa, SMTP hata kodları ve bounce mesajları rehberimize göz atın; en sık görülen kodları ve ne anlama geldiklerini detaylı anlattık.

Pratik tavsiyeler:

  • 4xx hatalarında aynı adrese çok sık retry yapmayın; bu, spam benzeri görünür.
  • 5xx (kalıcı hata) aldığınız adresleri liste dışına çıkarın; bozuk adreslerle IP’yi yıpratmayın.
  • Her sağlayıcı için (Gmail, Outlook vb.) ayrı istatistik tutun; sorun genellikle hepsinde değil, birinde başlar.

E-Posta İtibarı Yönetimi: Sürekli Takip Gerektiren Bir Süreç

Dedicated IP ısındıktan sonra iş bitmiyor. Asıl kritik dönem, günlük operasyonun kalıcı hale geldiği dönem. İtibarı korumak için üç ana eksene odaklanmak gerekiyor:

  • Teknik sinyaller (SPF/DKIM/DMARC geçişleri, TLS durumu, PTR uyumu)
  • Davranışsal sinyaller (açılma, tıklama, spam şikâyeti, unsubscribe oranları)
  • Liste kalitesi (geçersiz adresler, spam tuzakları, inaktif kullanıcılar)

DMARC Raporları, Postmaster Araçları ve Log Analizi

İtibar ölçümü tek bir panelden yapılmıyor; birkaç kaynağı bir arada okumanız gerekiyor:

  • DMARC RUA/RUF raporları: Hangi IP’lerden gönderim geliyor, SPF/DKIM durumu ne, nerede fail alıyorsunuz?
  • Postmaster araçları: Büyük sağlayıcıların (Gmail vb.) sunduğu panellerle IP ve domain itibarınızı görebilirsiniz.
  • MTA log’ları: Hangi sağlayıcı ne oranda 4xx/5xx döndürüyor? Hangi saatlerde sorun yoğunlaşıyor?

Gelişmiş DMARC senaryolarını ve BIMI gibi görsel marka göstergelerini merak ediyorsanız, Gelişmiş DMARC ve BIMI rehberimiz iyi bir tamamlayıcı olacaktır.

İçerik, Sıklık ve Liste Hijyeni

Transactional maillerin içeriği genelde sadedir ama bazı hatalar itibarınızı gereksiz yere zedeleyebilir:

  • Konu satırında aşırı promosyonel ifadeler kullanmayın.
  • Linklerin mutlaka HTTPS ve alan adınızla uyumlu olmasına dikkat edin.
  • Transactional maillerde bile mümkünse tek tıkla abonelik yönetimi veya bildirim tercihleri linki sunun.
  • Uzun süre hiç etkileşim almayan adresleri (örneğin 12+ ay açılmamış) yavaş yavaş listeden çıkarın veya düşük frekanslı segmente alın.

“E-postalar neden spam klasörüne düşüyor?” sorusunun altında çoğu zaman birden fazla sebep yatar. Bunları sistematik şekilde ele aldığımız teslim edilebilirlik kontrol listesi yazımız, IP ısınma sonrası bakım aşamasında epey işinize yarar.

DCHost Altyapısında Dedicated IP Isıtma İçin Önerilen Mimariler

IP ısınma stratejiniz kadar, üzerinde çalıştığınız altyapı da önemli. DCHost tarafında en sık kurduğumuz üç örnek mimariden bahsedelim:

1) Uygulama Sunucusuyla Aynı VPS Üzerinde MTA

Küçük ve orta ölçekli projelerde, web uygulamanızın çalıştığı VPS üzerinde Postfix/Dovecot gibi bir MTA koşturmak pratik olabilir. Avantajları:

  • Tek sunucu, tek yönetim noktası
  • Düşük maliyet, basit mimari

Dezavantajı ise, web trafiği ile e-posta trafiğinin aynı kaynakları paylaşmasıdır. Bu mimariyi kurarken, VPS’te e-posta sunucusu kurulumu ve IP ısıtma rehberimizde anlattığımız adımları birebir uygulayabilirsiniz.

2) Ayrı VPS Üzerinde Özel Mail Sunucusu

Daha ciddi hacimlerde veya kritik transactional trafiği olan müşterilerimiz için en çok önerdiğimiz yaklaşım bu:

  • Web uygulaması için bir VPS/dedicated sunucu
  • Sadece SMTP/MTA için ikinci bir VPS

Böylece e-posta trafiğini izole eder, kaynak kullanımını ve güvenlik politikasını daha sıkı yönetirsiniz. Ayrıca IP ısınma sürecini bu özel sunucu üzerinde daha rahat kontrol edebilirsiniz.

3) Yüksek Trafikli WooCommerce / SaaS için Gelişmiş Transactional Altyapı

WooCommerce, Laravel veya SaaS uygulamaları için sıkça kurduğumuz bir senaryo:

  • Web için ölçeklenebilir VPS/dedicated kümesi
  • Arka plan kuyruk işleri için ayrı sunucu (Queue worker’lar)
  • Transactional e-posta için optimize edilmiş MTA sunucusu

Bu tip yapılarda, uygulama ile SMTP arasında kuyruk kullanmak (örneğin Laravel Queue, Supervisor, systemd services) aşırı yüklenmelerde IP’nizi korur. Arka plan işler ve kuyruk yönetimi konusunda, VPS üzerinde arka plan işleri ve kuyruk yönetimi rehberimiz size iyi bir yol haritası çizebilir. WooCommerce tarafında ise WooCommerce için transactional e-posta altyapısı yazımızda daha somut örnek mimariler bulabilirsiniz.

Örnek Senaryo: E-Ticaret Sitesi İçin Transactional IP Warmup Planı

Gerçek bir sahne üzerinden gidelim. Orta ölçekli bir e-ticaret müşterimiz, kampanya dönemleri hariç günde yaklaşık 15–20 bin transactional mail (sipariş onayı, kargo güncellemesi, şifre sıfırlama, sepet hatırlatma) gönderiyor. Pazarlama maillerini dış bir servisle yönetiyor, fakat transactional tarafı DCHost üzerindeki kendi MTA’sına taşımak istiyor.

Proje planlama toplantısında şu kararları aldık:

  • Transactional için ayrı bir alt alan adı tanımlanacak (notify.marka.com).
  • Bu alan adı için SPF/DKIM/DMARC, PTR ve MTA-STS kayıtları eksiksiz kurulacak.
  • Yeni bir VPS üzerinde, sadece MTA ve ilgili servisler çalışacak.
  • İlk 2 hafta boyunca, sipariş onayı ve şifre sıfırlama mailleri kademeli olarak yeni IP’ye kaydırılacak.

Uygulama tarafında ise:

  • SMTP bağlantıları için connection pool ve rate limit eklendi.
  • Greylist ve 4xx hatalar için exponential backoff ile kuyruklama yapıldı.
  • Günlük bazda IP/alan adı itibarı ve bounce oranları raporlandı.

Sonuç: Yaklaşık 4 haftanın sonunda transactional trafiğin tamamı yeni dedicated IP üzerinde sorunsuz çalışmaya başladı. En kritik metriklerden olan şifre sıfırlama mailinin ilk 5 dakika içinde ulaşma oranı %96’dan %99+ seviyesine çıktı. Aynı dönemde, spam şikâyet oranı %0,05’in altında kaldı; bu da IP’nin sağlıklı ısındığını gösterdi.

Sık Yapılan Hatalar ve Kurtarma Adımları

Dedicated IP ısınma ve e-posta itibarı yönetiminde sahada en çok gördüğümüz hataları ve çözümlerini madde madde toparlayalım:

  • Hata 1: Isınmamış IP ile bir anda full hacim gönderimi
    Çözüm: Kademeli ısınma planına geri dönün; hacmi düşürün, sadece en sıcak listeye gönderin.
  • Hata 2: Transactional ve pazarlama maillerini aynı IP’de karıştırmak
    Çözüm: Ayrı IP veya en azından ayrı alan adı/alt alan adı ile segmentasyon yapın.
  • Hata 3: Bounce ve şikâyet oranlarını takip etmemek
    Çözüm: MTA log analizi, DMARC raporları ve postmaster panelleriyle düzenli takip mekanizması kurun.
  • Hata 4: Blacklist’e girince IP değiştirmek ve hiçbir şey olmamış gibi devam etmek
    Çözüm: Önce sebebi bulun, liste sağlığını düzeltin, sonra yeni IP’yi düzgün ısıtarak devreye alın. Bu aşamada e-posta itibarını kurtarma rehberimiz adım adım yol gösterir.
  • Hata 5: DNS, PTR veya SPF/DKIM hatalarıyla ısınma denemek
    Çözüm: Önce tüm DNS ve kimlik doğrulama ayarlarını hatasız hale getirin, sonra ısıtma sürecine başlayın.

Sonuç: Transactional Mailleriniz İçin Sağlam Bir Temel Kurun

Dedicated IP ısıtma süreci; sabır, tutarlılık ve iyi bir gözlem gerektiriyor. SPF/DKIM/DMARC, PTR, MTA-STS gibi temel taşlar yerinde değilse, en iyi ısınma planı bile istediğiniz sonucu vermez. Buna karşılık, teknik temeli sağlam atılmış ve hacmi kademeli artırılmış bir IP ile, transactional mailleriniz yıllarca yüksek teslim edilebilirlik oranlarıyla çalışabilir.

DCHost olarak, ister tek VPS üzerinde basit bir MTA kurmak isteyin, ister yoğun trafiği kaldıracak çok katmanlı bir e-posta mimarisi tasarlayın, IP ısınma ve itibar yönetimi süreçlerini saha deneyimlerimizle birlikte planlamanıza yardımcı oluyoruz. Var olan bir sunucunuzu e-posta için optimize etmek, yeni bir dedicated IP bloğu tahsis etmek veya tamamen yeni bir transactional altyapı kurmak istiyorsanız, ekibimizle birlikte; DNS, MTA konfigürasyonu, kuyruk yönetimi ve izleme tarafını uçtan uca ele alabiliriz.

Transactional e-postalarınızı şansa bırakmayın. Dedicated IP ısısını bilinçli şekilde artırın, e-posta itibarınızı ölçülebilir metriklerle yönetin ve kullanıcılarınıza her zaman zamanında ulaşan, güvenilir bildirimler sunun.

Sıkça Sorulan Sorular

Dedicated IP ısınmasının süresi, günlük gönderim hacminize, listenizin kalitesine ve alıcı sağlayıcıların size verdiği geri bildirime göre değişir. Orta hacimli projelerde 3–4 haftalık kademeli bir plan genellikle yeterli olurken, çok büyük hacimlerde bu süre 6–8 haftaya kadar uzayabilir. Eğer bounce ve spam şikâyet oranları düşük, açılma ve tıklama oranları yüksek seyrediyorsa, hacmi her birkaç günde bir artırabilirsiniz. Tam tersine, belirli sağlayıcılarda deferral (4xx) ve spam sinyalleri artıyorsa, artış hızını yavaşlatmak hatta gerekirse birkaç gün hacmi sabit tutmak gerekir.

Mümkünse transactional ve pazarlama e-postalarını aynı IP’den göndermemenizi öneririz. Transactional mailler genelde çok yüksek etkileşim alır ve kullanıcılar tarafından beklenen mesajlardır; bu da IP’niz için pozitif sinyal üretir. Pazarlama maillerinde ise daha yüksek bounce, spam şikâyeti ve düşük etkileşim görmeniz olağandır. İki tip trafiği aynı IP’de karıştırdığınızda, pazarlama tarafındaki negatif sinyaller transactional teslim edilebilirliğinizi de aşağı çekebilir. En ideali, en azından farklı alt alan adları kullanmak, tercihen de ayrı IP veya ayrı MTA ile bu trafiği bölmektir.

IP ısıtmaya başlamadan önce mutlaka SPF, DKIM ve DMARC kayıtlarınız eksiksiz tanımlanmış olmalı, PTR (Reverse DNS) kaydınız MTA’nızın HELO/EHLO ismiyle tutarlı olmalı ve SMTP sunucunuz geçerli bir SSL/TLS sertifikası ile çalışmalıdır. Ayrıca gönderim için kullanacağınız alan adının yeni değil, mümkünse bir süre trafikte olmuş, güvenilir bir geçmişe sahip olması avantaj sağlar. Kuyruk yönetimi, retry politikaları ve hız limitleri de en başta kurgulanmalıdır. Bu temel taşlar yerinde değilken ısıtma yapmaya çalışmak, IP’nizin henüz başlangıçta kötü itibar kazanmasına neden olabilir.

Isınma sırasında belirli sağlayıcılarda maillerinizin spam klasörüne düştüğünü fark ederseniz, önce sorunlu sağlayıcıyı ve ilgili oranları netleştirin. Hacmi hemen artırmak yerine, o sağlayıcıya giden trafiği birkaç gün boyunca sabit veya daha düşük tutun. Yalnızca en sıcak, son dönemde etkileşim göstermiş kullanıcılarınıza gönderim yapın. İçerikte aşırı promosyonel ifadeleri ve ağır HTML/ekleri azaltın. DMARC, SPF, DKIM ve PTR kayıtlarınızı yeniden doğrulayın. Gerekirse o sağlayıcı için postmaster araçlarını kullanarak itibar durumunuzu kontrol edin ve sorun düzelene kadar agresif hacim artışından kaçının.

Önce VPS üzerinde MTA’nızı kurup SPF, DKIM, DMARC, PTR ve TLS yapılandırmasını tamamlayın. Ardından transactional trafiğinizin küçük ve en sıcak bir bölümünü (örneğin son 7–14 günde sipariş veren veya giriş yapan kullanıcıların bildirimleri) yeni IP’ye yönlendirin. İlk günlerde günlük 50–100 mail seviyesinden başlayıp, bounce ve spam şikâyet oranlarına göre her birkaç günde bir hacmi ikiye katlayabilirsiniz. Uygulama tarafında kuyruk ve hız limitlerini tanımlamayı, MTA loglarını ve DMARC raporlarını günlük kontrol etmeyi ihmal etmeyin. Gerek duyarsanız DCHost teknik ekibi, sizinle birlikte özel bir ısınma planı çıkarabilir.