Teknoloji

Statik Site Hosting Rehberi: Jamstack, CDN ve VPS ile Aşırı Hızlı Web Siteleri Kurmak

Statik Site Hosting ile Neyi Hedeflediğimizi Netleştirelim

Bir web projesi planlama toplantısında hız, güvenlik ve maliyet aynı anda masaya geldiğinde, çoğu zaman klasik dinamik mimariler duvarda bir yere çarpıyor. Özellikle içerik ağırlıklı bloglar, dökümantasyon siteleri, kurumsal tanıtım siteleri ve basit ürün tanıtım sayfaları için tam ölçekli bir uygulama sunucusuna, veritabanına ve karmaşık backend koduna gerçekten her zaman ihtiyaç yok. Bu noktada statik site hosting ve Jamstack yaklaşımı, performans tarafında bambaşka bir lig açıyor.

Statik site mimarisinde, ziyaretçiye sunulan her şey önceden oluşturulmuş HTML, CSS ve JavaScript dosyalarından oluşur. Yani sunucu, her istek geldiğinde veritabanına bağlanıp sayfa oluşturmakla uğraşmaz; sadece hazır dosyaları servis eder. Bu basit gibi görünen değişiklik, gecikme süresini (latency) düşürür, TTFB değerlerini iyileştirir, güvenlik yüzeyini küçültür ve ölçeklemeyi çok daha öngörülebilir hale getirir. DCHost tarafında da gördüğümüz üzere, doğru kurgulanmış bir statik site; iyi yapılandırılmış bir CDN, hafif bir origin (kaynak) sunucu ve akıllı önbellekleme stratejileriyle, çoğu dinamik siteye göre kat kat daha düşük maliyetle çok daha yüksek performans sunabiliyor.

Bu rehberde, Jamstack kavramını sadeleştirerek ele alacak, CDN merkezli statik site hosting modellerini, VPS üzerinde statik yayın yapmayı ve gerçek dünyadan mimari örneklerle aşırı hızlı web siteleri kurmak için izlemeniz gereken adımları adım adım inceleyeceğiz.

Statik Site Hosting Nedir, Dinamik Siteden Farkı Ne?

Statik site hosting, sunucu tarafında her istek için kod çalıştırmak yerine, önceden oluşturulmuş (build edilmiş) dosyaların doğrudan servis edildiği hosting modelidir. Bu dosyalar tipik olarak HTML, CSS, JavaScript, görseller ve fontlardan oluşur. Arka planda PHP, Node.js, Python gibi bir runtime çalışmak zorunda değildir.

Klasik dinamik sitede tipik akış şöyledir:

  • Kullanıcı tarayıcıdan URL ister.
  • Web sunucusu isteği PHP/Node.js gibi bir uygulamaya iletir.
  • Uygulama veritabanına bağlanır, sorgu yapar.
  • Şablon motoru (template engine) HTML üretir.
  • Oluşturulan HTML istemciye gönderilir.

Statik sitede ise akış çok daha sade:

  • Kullanıcı tarayıcıdan URL ister.
  • CDN veya web sunucusu ilgili hazır HTML dosyasını doğrudan döndürür.
  • Veritabanı sorgusu, şablon derleme, runtime maliyeti yoktur.

Bu yaklaşımın somut avantajları:

  • Aşırı hız: Sunucu tarafında neredeyse sıfıra yakın işlem, SSD/NVMe diskten dosya okuma + ağ gecikmesi kadar süre. Özellikle iyi bir CDN ile TTFB değerleri dramatik şekilde düşer. Detaylı etkiyi Core Web Vitals ve hosting altyapısı rehberimizde daha teknik biçimde anlattık.
  • Düşük kaynak ihtiyacı: CPU ve RAM tüketimi çok düşüktür. Aynı VPS üzerinde onlarca statik siteyi rahatça barındırabilirsiniz.
  • Basitleşmiş güvenlik: Çalışan uygulama, veritabanı, admin panel yoksa saldırı yüzeyi de çok küçülür. Yine de TLS, HTTP güvenlik başlıkları ve WAF gibi katmanları ihmal etmemek gerekir.
  • Öngörülebilir ölçekleme: Trafik dalgalanmalarında saniyede yüzlerce–binlerce isteği karşılamak çok daha kolaydır, çünkü her istek neredeyse sadece dosya okuma maliyetine sahiptir.

Jamstack Mimarisi: Statik ama Akıllı Web Siteleri

Statik site deyince pek çok kişinin aklına “dümdüz HTML dosyaları” geliyor; oysa güncel yaklaşım çok daha esnek. Burada devreye Jamstack giriyor.

Jamstack’i Basitçe Açalım

Jamstack, temelde şu üç bileşene dayanır:

  • J – JavaScript: Tarayıcıdaki interaktif kısım. Formlar, arama, filtreleme, SPA davranışları gibi.
  • A – APIs: Sunucu tarafı işlemlerini, ayrı API servisleri olarak ele alır. Ödeme, kullanıcı girişi, arama, stok kontrolü gibi dinamik ihtiyaçlar API’lere devredilir.
  • M – Markup: Statik HTML çıktı. Genellikle bir static site generator (SSG) ile build edilir (Next.js, Gatsby, Hugo, Nuxt, vb.).

Bu yaklaşımda; içerik ve template’ler build aşamasında birleştirilir, ortaya saf HTML çıkar. Kullanıcı tarafında JavaScript, gerektiğinde API’lere istek atarak sayfayı zenginleştirir. Örneğin ürün listesi statik gelebilir, stok durumu veya kişiselleştirilmiş öneriler API üzerinden sonradan çağrılabilir.

Headless CMS + Static Site Generator Akışı

Klasik CMS’lerde (örneğin WordPress’i tek parça kullandığınızda) hem içerik yönetimi hem de frontend aynı uygulamada bulunur. Jamstack dünyasında ise sık gördüğümüz model şudur:

  • Arka planda bir headless CMS (WordPress, Strapi, Ghost, özel panel vb.) sadece API ve içerik yönetimi sağlar.
  • Ön yüzde Next.js/Nuxt.js/Hugo gibi bir SSG, bu API’lerden veriyi çekerek build sırasında statik HTML dosyaları üretir.
  • Ortaya çıkan HTML dosyaları CDN üzerine veya VPS’te bir web sunucusuna deploy edilir.

Bu mimariyi WordPress özelinde daha önce detaylı işlediğimiz Headless WordPress + Next.js hosting mimarisi yazımız da iyi özetliyor. Oradaki prensipleri, tamamen statik içerik üreten diğer SSG’lere de rahatlıkla uyarlayabilirsiniz.

Jamstack Ne Zaman Avantajlı?

Tecrübelerimizden yola çıkarak Jamstack yaklaşımının özellikle parladığı durumları şöyle özetleyebiliriz:

  • Sık içerik güncellenen, ama her istekte dinamik hesaplama gerektirmeyen blog ve medya siteleri
  • Geniş ama sık değişmeyen ürün/doküman kataloğu olan SaaS, dokümantasyon ve bilgi tabanları
  • Kurumsal tanıtım siteleri, kampanya landing page’leri
  • Önyüzü çok zengin SPA/SSR projeleri, backend’i tamamen API’lere ayrılmış sistemler

Yoğun alışveriş sepeti, gerçek zamanlı stok, dinamik fiyatlama gibi çok değişkenli e-ticaret projelerinde bile; ürün listeleme, kategori sayfaları, blog ve statik sayfalar Jamstack ile çözümlenip, sadece sepet/ödeme aşaması API’lere bırakılabilir. Bu hibrit yaklaşım hem performansı hem de ölçeklenebilirliği ciddi biçimde artırıyor.

CDN Üzerinde Statik Site Yayınlama Modelleri

Statik siteleri aşırı hızlı hale getirmenin kalbi, iyi kurgulanmış bir Content Delivery Network (CDN) mimarisinden geçiyor. CDN, içeriğinizi dünya genelindeki edge (uç) sunuculara dağıtarak kullanıcılara en yakın noktadan servis eder. Temel mantığı ve avantajlarını ayrıntılı şekilde CDN nedir ve web siteniz için avantajları yazımızda zaten ele almıştık; burada statik siteler özelinde pratik modellere odaklanalım.

1) Sadece CDN + Object Storage (S3-Uyumlu) Modeli

Bu modelde klasik bir web sunucusu bile kullanmak zorunda değilsiniz:

  • Statik site dosyalarınızı bir S3-uyumlu depolama servisine (bucket) yüklersiniz.
  • CDN’i bu bucket’ı origin olarak kullanacak şekilde yapılandırırsınız.
  • DNS’te alan adınızı CDN’in verdiği host’a yönlendirirsiniz.

Avantajları:

  • Bakım yapılacak sunucu yok; işletim sistemi, güvenlik güncellemesi, panel derdi yok.
  • Yüksek dayanıklılık ve otomatik ölçeklenebilirlik.
  • Dosya bazlı, çok basit bir dağıtım akışı (deploy).

Dezavantajı ise; gelişmiş loglama, özel URL yönlendirmeleri, karmaşık cache politikaları gibi konularda esneklik sınırlı olabilir. Ancak çoğu basit statik site için son derece yeterli ve ekonomik bir modeldir.

2) CDN + VPS Üzerinde Web Sunucusu Modeli

Biraz daha kontrol istediğiniz durumlarda, origin sunucu olarak bir VPS kullanmak mantıklı olur. Bu mimaride:

  • Statik site dosyalarınız bir VPS üzerinde Nginx/Apache gibi bir web sunucusunda barındırılır.
  • CDN, bu VPS’i origin olarak görür ve dosyaları cache’ler.
  • Gerekirse aynı VPS’te API, admin panel, küçük yardımcı servisler de koşturabilirsiniz.

Bu yaklaşım size şu esneklikleri kazandırır:

  • Özel yönlendirmeler (301/302), rewrite kuralları, HTTP başlıklarını (CSP, HSTS, güvenlik başlıkları) ince ayar yapabilme
  • Gelişmiş loglama ve izleme araçlarıyla trafiği daha detaylı analiz edebilme
  • Aynı VPS üzerinde birden fazla statik siteyi ve küçük API servislerini birlikte barındırabilme

Yüksek IOPS ve düşük gecikme için NVMe disk kullanan bir VPS, statik dosya sunumu açısından ciddi fark yaratır. Bu konuyu daha teknik olarak merak ediyorsanız NVMe VPS hosting rehberimizde I/O performansının gerçek etkilerini ayrıntılı inceledik.

3) CDN Kuralları, Cache-Control ve Edge Mantığı

Statik site hosting’de asıl verimi almak için, CDN üzerinde akıllı cache kuralları kurgulamak gerekir. Özetle:

  • Cache-Control başlıkları: HTML için genellikle daha kısa, CSS/JS/görsel için daha uzun TTL (yaşam süresi) belirlenir.
  • Versioned asset’ler: CSS/JS dosyalarına dosya adı içinde versiyon veya hash koyarak; uzun süreli cache + güvenli güncelleme sağlanır.
  • Edge Rules: Bazı CDN’ler, belirli URL desenlerinde özel cache politikası, yönlendirme, header ekleme gibi kurallara izin verir.

WordPress özelinde bu ayarları nasıl yaptığımızı CDN önbellekleme ve edge kuralları rehberinde örneklerle anlatmıştık; aynı prensipler Jamstack/statik siteler için de birebir geçerlidir.

VPS ile Statik Site Hosting: Ne Zaman Mantıklı?

“Sadece statik site, neden VPS ile uğraşayım?” sorusu ilk bakışta haklı görünebilir. Ancak sahada gördüğümüz pek çok projede, statik site + VPS kombinasyonu hem kontrol hem de entegrasyon açısından büyük avantaj sağlıyor.

VPS Tercih Etmek İçin Tipik Senaryolar

  • Çoklu site/çoklu ortam: Ajans veya geliştirici olarak onlarca müşterinizin statik sitesini yönetiyorsanız, hepsini aynı VPS kümesi üzerinde tutmak operasyonu kolaylaştırır.
  • Özel build pipeline: CI/CD araçları, background worker’lar, scheduler’lar (cron/systemd timer) kullanıyorsanız, bunları yönetmek için VPS en esnek alanı sunar.
  • Hibrit mimari: Aynı VPS üzerinde hem statik frontend, hem de küçük API servisleri koşturmak isteyebilirsiniz.
  • Özel güvenlik ihtiyaçları: mTLS, özel firewall kuralları, WAF entegrasyonları gibi ince ayarlar için VPS tarafı şart olabilir.

VPS tarafında nasıl boyutlandırma yapacağınızı merak ediyorsanız, genel ilkeleri yeni web sitesi için CPU, RAM ve trafik nasıl hesaplanır rehberimizde detaylandırdık. Statik projelerde CPU ihtiyacı genelde düşük olurken, NVMe disk ve ağ bant genişliği öne çıkar.

VPS Üzerinde Tipik Statik Site Kurulumu

DCHost tarafında müşterilerimizle sıkça uyguladığımız örnek kurulum akışı şöyle:

  1. Linux VPS üzerinde Nginx veya Caddy kurulumu yapılır.
  2. /var/www/project-name gibi bir dizine statik site dosyaları yerleştirilir.
  3. Nginx’te server block ile alan adı, SSL (Let’s Encrypt/kurumsal sertifika) ve temel güvenlik başlıkları yapılandırılır.
  4. Güncellemeleri manuel FTP yerine, Git tabanlı otomatik deploy ile otomatize ederiz.

Bu akışın Git tarafını ayrıntılı görmek isterseniz, Git ile otomatik deploy rehberimizde VPS üzerinde örnek bir pipeline’ı adım adım anlattık. Aynı mantığı Jamstack projelerinizde de kullanabilirsiniz.

Örnek Mimariler: Blog, Dokümantasyon ve Kurumsal Site

Teoriyi pratikle birleştirmek için, statik site hosting tarafında sık karşılaştığımız üç temel senaryoyu uçtan uca tasarlayalım.

1) Trafiği Yüksek Kişisel/Geliştirici Blogu

Senaryo: Teknik içerik üreten, sosyal medyadan ciddi trafik alan bir kişisel blog.

  • Mimari: Hugo/Next.js gibi bir SSG ile statik HTML üretimi
  • Origin: Küçük bir NVMe VPS üzerinde Nginx ile statik dosya sunumu
  • Dağıtım: Git push sonrası CI pipeline’ı ile otomatik build ve deploy
  • CDN: Tüm statik dosyaları edge’lere cache eden global CDN

Bu mimaride, anlık trafik patlamalarında bile VPS neredeyse hiç zorlanmaz, çünkü yükün büyük kısmını CDN taşır. Core Web Vitals tarafında TTFB ve LCP değerleriniz, doğru görsel optimizasyonuyla birlikte rahatlıkla yeşile dönebilir.

2) SaaS Ürünü İçin Dokümantasyon ve Pazarlama Sitesi

Senaryo: Arkada API tabanlı bir SaaS servisiniz var; ön tarafta hem dokümantasyon, hem de pazarlama sayfaları barındıran bir site istiyorsunuz.

  • Dokümantasyon: Docsify/Docusaurus/Hugo Docs gibi doküman odaklı bir SSG
  • Pazarlama sayfaları: Next.js/Nuxt.js ile Jamstack, form ve deneme talebi gibi kısımlar API’lerle entegre
  • Origin: Düşük kaynaklı ama NVMe diskli bir VPS kümesi
  • CDN: Tüm frontend statik, API çağrıları ise doğrudan backend’e gider

Bu yapı, backend tarafındaki bakım ve deploy işlemlerinden görece bağımsız bir şekilde, pazarlama ve dokümantasyon yüzünü aşırı hızlı ve stabil tutmanızı sağlar. Yoğun kampanya dönemlerinde ölçeklendirme yapmanız gerektiğinde, bu mimariyi yoğun trafikli kampanyalar için ölçeklendirme rehberimizdeki prensiplerle rahatça büyütebilirsiniz.

3) Çok Dilli Kurumsal Tanıtım Sitesi

Senaryo: Birden fazla ülkeye hizmet veren, çok dilli (TR/EN/DE vb.) kurumsal site.

  • İçerik yönetimi: Headless CMS veya çok dilli destekli bir WordPress arka planı
  • Frontend: Next.js/Nuxt.js ile i18n desteği olan SSG
  • Dağıtım: Her yeni içerik yayınında CI/CD ile otomatik statik build ve CDN invalidation
  • Hosting: Ana origin için coğrafi olarak hedef kitlenize uygun konumda bir VPS veya dedicated sunucu

Burada sunucu lokasyonu da önemli hale geliyor. Hedef kitlenize yakın bir veri merkezi seçmenin SEO ve kullanıcı deneyimine etkilerini, sunucu lokasyonu ve SEO rehberimizde ayrıntılı anlattık. Statik sitelerde CDN büyük kısmı çözse bile, origin lokasyonunun özellikle ilk istekler ve cache ısınma dönemlerinde hâlâ önemi var.

Deploy Süreci, Otomasyon ve CI/CD

Statik site hosting’in en keyifli taraflarından biri, dağıtım sürecini (deploy) tamamen otomatik hale getirebilmeniz. Çünkü canlı ortamda veritabanı şeması, migasyon, cache flush gibi kırılgan adımlar yok; sadece dosya kopyalıyorsunuz.

Git Tabanlı Çalışma Akışı

Önerdiğimiz tipik akış şöyle:

  1. Tüm kod ve içerik şablonları Git deposunda tutulur.
  2. Geliştiriciler feature branch’lerde çalışır, merge request ile değişiklikleri birleştirir.
  3. Main/master branch’e merge olduğunda CI pipeline tetiklenir.
  4. Pipeline, SSG ile statik build üretir.
  5. Ortaya çıkan dosyalar VPS’e rsync/SFTP ile veya S3-uyumlu depolamaya yüklenir.
  6. CDN tarafında gerekliyse cache invalidation yapılır.

Bu otomasyonun temelini nasıl kuracağınızı merak ediyorsanız, Git ile otomatik deploy rehberimizde hem cPanel hem de VPS senaryoları için örnek komutlara kadar detaylı bir yol haritası bulabilirsiniz.

Sıfır Kesinti ile Yeni Sürüm Yayına Alma

Statik sitelerde zero-downtime dağıtım yapmak çok daha kolaydır. Örneğin VPS üzerinde şu yaklaşım sık kullanılır:

  • /var/www/releases/2024-12-01-123000 gibi timestamp’li klasörlere her yeni sürümü kurarsınız.
  • /var/www/current bir sembolik link olarak en güncel sürüme işaret eder.
  • Deploy sırasında önce yeni sürümü hazırlayıp test eder, sonra sembolik link’i 1 saniyede yeni sürüme çevirirsiniz.
  • Nginx yapılandırmasında kök dizin olarak /var/www/current kullanılır; böylece kesinti yaşanmaz.

Bu akışın daha gelişmiş halini, VPS’e sıfır kesinti CI/CD kurulumu rehberimizde ayrıntılı olarak anlattık. Statik projelerde aynı yöntemle saniyeler içinde yeni sürüme geçebilirsiniz.

Performans, Güvenlik ve SEO İçin Statik Site İpuçları

Statik site mimarisi zaten hızlı; fakat birkaç kritik ayarla hız, güvenlik ve SEO tarafında ekstra kazanç elde etmek mümkün.

Core Web Vitals Odaklı Optimizasyon

Statik sitede TTFB genellikle zaten çok iyi; ancak LCP (Largest Contentful Paint) ve CLS (Cumulative Layout Shift) tarafını da düşünmek gerekir:

  • Kritik CSS’yi satıriçi (inline) verip, geri kalan CSS’yi asenkron yüklemek
  • Görseller için width/height atayarak layout kaymalarını önlemek
  • WebP/AVIF gibi modern formatlara geçip, responsive boyutlandırma yapmak

Görsel tarafını derinlemesine ele aldığımız görsel ağırlıklı siteler için WebP/AVIF ve CDN stratejisi yazımız, statik projelerde de birebir uygulanabilir.

HTTP/2, HTTP/3 ve Sıkıştırma

VPS üzerinde Nginx/Caddy kullanıyorsanız mutlaka:

  • HTTP/2 ve mümkünse HTTP/3 (QUIC) desteğini aktif edin,
  • Brotli veya en azından gzip sıkıştırmayı doğru seviyede yapılandırın,
  • HSTS, OCSP stapling ve modern şifre kümeleriyle TLS yapılandırmanızı güncel tutun.

Bu ayarların detayına, Nginx’te TLS 1.3, OCSP Stapling ve Brotli rehberimizde teknik örneklerle değindik. Statik sitede bu ayarların etkisi daha da net hissedilir, çünkü geri kalan her şey zaten çok hafiftir.

Güvenlik Başlıkları ve Saldırı Yüzeyinin Küçülmesi

Statik sitelerde veritabanı, dinamik kod vb. olmadığı için saldırı yüzeyi doğal olarak küçülür; yine de:

  • Doğru kurgulanmış bir Content-Security-Policy (CSP) ile XSS riskini azaltın.
  • Referrer-Policy, X-Frame-Options, X-Content-Type-Options gibi başlıklarla tarayıcı tarafını güçlendirin.
  • HTTPS’i zorunlu tutmak için HSTS kullanın.

HTTP güvenlik başlıklarını topluca ele aldığımız HTTP güvenlik başlıkları rehberimiz, bu ayarları tek tek nasıl uygulayacağınızı gösteriyor.

DCHost ile Statik Site Projeleri İçin Yol Haritası

Özetle: Statik site hosting, Jamstack yaklaşımı, CDN ve doğru konumlandırılmış bir VPS birleştiğinde; hem geliştirici ekibi hem de iş tarafı için son derece konforlu bir yapı ortaya çıkıyor. Daha az karmaşıklık, daha öngörülebilir ölçekleme, daha iyi Core Web Vitals ve doğal olarak SEO tarafında daha güçlü bir temel elde ediyorsunuz.

DCHost olarak burada üç ana bileşene odaklanıyoruz:

  • Alan adı ve DNS: Statik projeleriniz için alan adınızı, DNS kayıtlarınızı ve olası çoklu CDN senaryolarını birlikte planlayabiliyoruz.
  • VPS ve dedicated altyapı: NVMe diskli VPS’ler, gerektiğinde dedicated sunucu ve hatta colocation seçenekleriyle, origin mimarinizi ihtiyacınıza göre ölçeklendiriyoruz.
  • CDN ve güvenlik katmanları: Seçeceğiniz CDN sağlayıcısı ile doğru cache, edge redirect, WAF ve DDoS koruma stratejilerini projeye göre netleştirmenize yardımcı oluyoruz.

Yeni bir proje planlıyor veya mevcut WordPress/Laravel gibi dinamik sitenizi kademeli olarak statik/Jamstack mimarisine taşımayı düşünüyorsanız, önce kapasite ve mimariyi kâğıt üzerinde netleştirmek en sağlıklısı. Blogumuzdaki rehber yazıları (özellikle Core Web Vitals, CDN ve VPS boyutlandırma yazıları) bu yolculukta iyi bir başlangıç noktası sunuyor. Devamında, DCHost altyapısı üzerinde sizin projeye özel, hızlı, güvenli ve yönetilebilir bir statik site hosting mimarisini birlikte tasarlayabiliriz.

Sıkça Sorulan Sorular

Statik site hosting’de sunucu, her istek için veritabanına bağlanıp sayfa üretmek yerine önceden oluşturulmuş HTML, CSS ve JavaScript dosyalarını doğrudan servis eder. Bu, CPU ve disk üzerinde ciddi bir yük azaltımı sağlar. Özellikle CDN kullanıldığında, içerik ziyaretçiye en yakın edge sunucudan ulaştığı için TTFB ve genel yanıt süreleri belirgin biçimde düşer. Dinamik sitede yüksek trafikte PHP/Node.js, veritabanı ve cache katmanları tek tek darboğaz yaratabilir; statik mimaride ise tipik sınır, ağ bant genişliği ve disk I/O olur ki bunlar da NVMe VPS + CDN kombinasyonuyla oldukça yüksek seviyelere taşınabilir. Gerçek projelerde aynı içeriğin statik versiyonunda saniyede onlarca kat fazla isteği, benzer maliyetle sorunsuz karşıladığımızı sıkça görüyoruz.

Hayır, çoğu durumda her şeyi sıfırdan yazmak zorunda değilsiniz. Jamstack’e geçişi kademeli bir dönüşüm olarak düşünmek daha doğru. Örneğin WordPress kullanıyorsanız, önce sadece blog veya dokümantasyon bölümünü headless modda çalıştırıp, Next.js gibi bir static site generator ile bu içeriği build edip CDN üzerinden sunabilirsiniz. Geri kalan kısımlar bir süre daha klasik dinamik yapı ile devam edebilir. Laravel tarafında da API katmanını koruyup, önyüzü Jamstack yaklaşımıyla yeniden kurgulamak mümkün. DCHost müşterilerinde sık uyguladığımız model, önce en çok okunan, fakat en az dinamik olan sayfaları statik hale getirmek; daha sonra çekirdek fonksiyonlara dokunmadan kalan kısımları kademeli taşımaktır. Böylece hem risk hem de geçiş süreci daha yönetilebilir olur.

İçerik güncelleme süreci, kullanılan araçlara göre değişiyor. En basit senaryoda, Markdown dosyaları veya CMS paneli üzerinden içerik girersiniz; bir CI/CD pipeline’ı otomatik olarak yeni build’i üretip statik dosyaları yayına alır. Yani geliştiricinin her seferinde sunucuya bağlanmasına gerek yoktur. Headless CMS kullanıyorsanız, editörler klasik bir CMS arayüzüyle yazılarını girer, kaydeder ve sistem otomatik olarak yeni statik sürümü üretir. Hatta önizleme ortamı kurarak, canlıya almadan önce yeni içeriği test etmek de mümkündür. DCHost tarafında önerdiğimiz mimarilerde, içerik ekibi ile geliştirici ekibi arasındaki bu iş akışını en az sürtünmeyle işleyecek şekilde tasarlıyoruz; yani doğru kurulduğunda statik site, içerik yönetimi açısından klasik CMS’ten daha zahmetli olmak zorunda değil.

Statik site hosting doğrudan “SEO’yu artırır” demek doğru olmaz; ancak SEO’ya etki eden birkaç temel metriği ciddi biçimde iyileştirir. Özellikle hız ve Core Web Vitals tarafında TTFB, LCP ve CLS değerlerinin iyileşmesi, Google’ın sayfa deneyimi sinyallerinde olumlu skorlar almanızı sağlar. CDN ile küresel dağıtım, uluslararası hedef kitlelerde de performans avantajı yaratır. Statik mimarilerde hata oranları ve beklenmedik 5xx yanıtlar daha az olduğu için, tarama bütçesinin daha verimli kullanılması da mümkün olur. Ayrıca güvenlik, uptime ve istikrar da dolaylı SEO faktörleridir; statik sitede bu alanlarda sorun yaşama ihtimaliniz genellikle daha düşüktür. Yani statik site hosting, doğru yapılandırıldığında SEO stratejinizi teknik açıdan destekleyen güçlü bir zemin sunar.

Zorunda değilsiniz; mimariyi ihtiyacınıza göre sadeleştirebilirsiniz. Küçük, bölgesel trafiği olan projelerde yalnızca NVMe diskli bir VPS üzerinde Nginx ile statik dosya sunup, CDN kullanmadan da gayet iyi performans almak mümkün. Öte yandan, sadece S3-uyumlu depolama + CDN ile, VPS olmadan da statik site yayınlayabilirsiniz. CDN + VPS kombinasyonu, daha esnek yönlendirmeler, gelişmiş loglama, özel güvenlik kuralları ve aynı origin üzerinde API gibi ek servisler barındırmak istediğiniz durumlarda öne çıkıyor. DCHost tarafında genelde şu soruları sorarak karar veriyoruz: Trafik coğrafi olarak ne kadar dağınık? Özel güvenlik/panel ihtiyacı var mı? API veya arka plan servisler aynı altyapıda mı koşacak? Bu cevaplara göre sadece VPS, sadece CDN veya ikisinin kombinasyonu şeklinde bir mimari seçmek daha sağlıklı oluyor.